Bitiştiren Cad. No:18/28, 06570 Anıttepe Çankaya/Ankara

İŞ KAZASI

Kanunlarımızda iş kazasının tanımı yer almamaktadır. Fakat 5510 Sayılı Kanun İş Kazası Tanımı başlıklı 13. maddesinde hangi durumlarda meydana gelen kazanın iş kazası sayılacağı düzenlemiştir. Bu düzenlemeye göre;

a) Sigortalının işyerinde bulunduğu sırada,

b) İşveren tarafından yürütülmekte olan iş nedeniyle veya görevi nedeniyle, sigortalı kendi adına ve hesabına bağımsız çalışıyorsa yürütmekte olduğu iş veya çalışma konusu nedeniyle işyeri dışında,

c) Bir işverene bağlı olarak çalışan sigortalının, görevli olarak işyeri dışında başka bir yere gönderilmesi nedeniyle asıl işini yapmaksızın geçen zamanlarda,

d) Emziren kadın sigortalının, çocuğuna süt vermek için ayrılan zamanlarda,

e) Sigortalıların, işverence sağlanan bir taşıtla işin yapıldığı yere gidiş gelişi sırasında, meydana gelen ve sigortalıyı hemen veya sonradan bedenen ya da ruhen özre uğratan olay iş kazasıdır.

 

İŞ KAZASI BİLDİRİM VE TESPİT SÜRECi:

İş kazasının idarece soruşturulması ve tespiti; (5510 sayılı 13.m)
-İş kazası ve meslek hastalığının bildirge ile doğrudan ya da taahhütlü posta ile Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmesi zorunludur.
-Kuruma bildirilen olayın iş kazası sayılıp sayılmayacağı hakkında bir karara varılabilmesi için gerektiğinde, Kurumun denetim ve kontrol ile yetkilendirilen memurları tarafından veya Bakanlık iş müfettişleri vasıtasıyla soruşturma yapılabileceğinden; bildirimi yapılan kazanın iş kazası olup olmadığı konusunda hem Sosyal Güvenlik Kurumu, hem de Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı  yetkilidir.
-Vizite kağıdı, işveren veya sigortalı bildirimi, ihbar, şikayet sonucu kuruma intikal eden iş kazalarında sigorta müfettişlerince; sigortalı, görgü tanıkları, işveren ifadeleri alınmakta, işyeri kayıt ve belgeleri olaya ilişkin düzenlenmiş her türlü kayıt ve belgeler, polis ve hastane kayıtları, İncelenmekte ve buna göre değerlendirme yapılmaktadır.

İş kazasının dava yolu ile tespiti;
-Uygulamada sık rastlanılmakta ve sosyal güvenliğe ait uyuşmazlıklarda önemli bir yer tutmaktadır.
-İş Mahkemeleri görevlidir.
-Hukuki yararın bulunması gerekir.
-Davayı, iş kazasına maruz kalan sigortalı veya ölümü halinde hak sahipleri açabilir.
-Dava, sigortalının işvereni ve Sosyal Güvenlik Kurumuna karşı açılır.
-Hak düşürücü süre veya zamanaşımına tabi değildir.
-7036 sayılı Kanun 4.maddesi uyarınca dava öncesi kuruma başvuru zorunluluğu dava şartıdır.
-Kamu düzenine ilişkin davalardan olduğu için re’sen araştırma ilkesi hakimdir.
- Yargılama neticesinde davanın kabulü ,reddi ya da davanın konusuz kalması sebebiyle dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına ilişkin karar verilebilecektir.

İŞ KAZASINDA SORUMLULUK VE KUSUR KAVRAMLARI

-İş hukukunun doğması ve gelişmesinin temel amacı iş ilişkilerinde güçsüz konumda olduğu düşünülen işçinin korunmasıdır. Bu yönüyle yasal düzenlemelerde işverene çeşitli sorumluluklar yüklenmiştir.
-İş kazalarına ilişkin olarak üst başlıkta işverenin işçiyi koruma ve gözetme borcu bulunmaktadır.
Ayrıca Uluslararası Çalışma Örgütü (İLO) ile Dünya Sağlık Örgütünün(WHO)ortak komisyonunda işçi sağlığının esasları ayrıntılı bir şekilde belirlenmiştir.
-İşveren ile işçi arasındaki hizmet sözleşmesi uyarınca işveren, işin tehlikelerine karşı işçiyi korumak -iş yerinde iş sağlığı ve güvenliği önlemlerini almakla yükümlüdür. İşverenin bu önlemleri almakla iç hukuk yasal dayanakları Anayasa’nın 17.maddesi,İş Kanunu madde 77 hükmü ,İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ile Borçlar Kanunudur.
- İşverenin sorumluluğunun hukuki niteliğine dair öğretide bir görüş birliği mevcut değildir. Kusur sorumluluğu ve kusursuz sorumluluk esasına dayandığı yönünde görüşler mevcuttur.
-İşverenin sorumluluğunda kusur , tazminat miktarını doğrudan etkileyen bir unsurdur. Kusur yargılama sırasında bilirkişi marifetiyle belirlenecektir. Ayrıca ceza yargılamasında belirlenen kusur oranları tazminat davası için bağlayıcı değildir. (Türk Borçlar Kanunu md.74)

 

 

KAÇINILMAZLIK İLKESİ:

KAÇINILMAZLIK İLKESİNİN SINIRLARI YARGITAY İÇTİHATLARI İLE BELİRLENMİŞTİR.


- KAÇINILMAZLIK; HUKUKİ VE TEKNİK ANLAMDA FENNEN ÖNLENMESİ OLANAKSIZ , BAŞKA BİR ANLATIMLA ,İŞVERENCE MEVZUATIN ÖNGÖRDÜĞÜ ÖNLEMLERİN ALINMIŞ OLDUĞU KOŞULLARDA DAHİ ÖNLENMESİ OLANAKSIZ DURUM VE SONUÇLARI İFADE EDER.


-KAÇINILMAZLIĞIN YARGILAMA SIRASINDA BİR DEĞER İÇEREBİLMESİ İÇİN BİLİRKİŞİ RAPORU İLE SAPTANMASI GEREKLİDİR. BU HALDE HAKİM İŞVERENİN SORUMLULUĞUNU TÜRK BORÇLAR KANUNU 51. MADDE HÜKMÜNÜ GÖZ ÖNÜNDE BULUNDURARAK HAKKANİYET ÖLÇÜSÜNDE SAPTAYACAKTIR.


-YASAL DÜZENLEMELERİMİZDE KAÇINILMAZLIK HALİNİN YASAKLANDIĞI HALLER MEVCUTTUR. BU DÜZENLEMELERDE ZARARDAN BU SEBEPLE İNDİRİM YOLUNA GİDİLEMEZ. 2918 SAYILI KARAYOLLARI TRAFİK KANUNUN 86. MADDESİ HÜKMÜ BU HALLERDENDİR.

Madde 86 – (Değişik: 17/10/1996 - 4199/29 md.)


İşleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bir bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın, kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulur.


Sorumluluktan kurtulamayan işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kazanın oluşunda zarar görenin kusurunun bulunduğunu ispat ederse, hakim, durum ve şartlara göre tazminat miktarını indirebilir.

İŞ GÖREMEZLİK ORANI TESPİT SÜRECİ:

5510 sayılı kanun 95. maddesine göre; "Bu Kanun gereğince, yurt dışında tedavi için yapılacak sevklere, çalışma gücü kaybı, geçici iş göremezlik ödeneklerinin verilmesine ilişkin raporlar ile iş kazası ve meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücü veya çalışma gücü kaybına esas teşkil edecek sağlık kurulu raporlarının usûl ve esaslarını, bu raporları vermeye yetkili sağlık hizmeti sunucularının sahip olması gereken kriterleri belirlemeye, usûlüne uygun olmayan sağlık kurulu raporu ve dayanağı tıbbî belgeleri düzenleyen sağlık hizmet sunucusuna iade edecek belirlenen bilgileri içerecek şekilde yeniden düzenlenmesini istemeye Kurum yetkilidir. Usûlüne uygun sağlık kurulu raporu ve dayanağı tıbbî belgeler ile gerekli diğer belgelerin incelenmesiyle; yurt dışında tedavi için yapılacak sevklere, vazife malullük derecesini, iş kazası veya meslek hastalığı sonucu tespit edilen meslekte kazanma gücünün kaybına veya meslekte kazanma gücünün kaybı derecelerine ilişkin usûlüne uygun düzenlenmiş sağlık kurulu raporları ve diğer belgelere istinaden Kurumca verilen karara ilgililerin itirazı halinde, durum Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunca karara bağlanır.”


Kural olarak Yüksek Sağlık Kurulunca verilen karar Sosyal Güvenlik Kurumunu bağlayıcı nitelikte ise de diğer ilgililer yönünden bir bağlayıcılığı olmadığından Yüksek Sağlık Kurulu Kararına itiraz edilmesi halinde inceleme İstanbul Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu aracılığıyla iş göremezlik oranı tespiti gerekecektir. Adli Tıp 3. İhtisas Kurulundan alınacak rapor ile Yüksek Sağlık Kurulu raporu arasında sürekli iş göremezlik oranına yönelik görüş ayrılığı bulunduğu takdirde çelişkinin giderilmesi için dosyanın Adli Tıp 2. Üst Kuruluna gönderilerek çıkacak sonuca göre iş göremezlik oranının tespiti gereklidir.

 

 

İŞ KAZASI NETİCESİNDE DESTEKTEN YOKSUN KALMA TAZMİNATI
Destek Kavramı ; Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre hukuki bir ilişkiyi değil fiili bir durumu ifade eder. Hukuken mirasçısı olsun veya olmasın akrabalık bağı olup olmadığına da bakılmaksızın, ölüm sonucu ölenin yardımından mahrum kalmış olan herkesin, ölüme sebebiyet verenlerden tazminat isteyebileceğinin kabulü gerekir.


Sigortalının iş kazası veya meslek hastalığından ölümü nedeniyle onun desteğinden yoksun kalacak hak sahipleri maddi zararlarının giderilmesini isteyebilirler. Maddi tazminat davaları özü itibariyle Kurumca karşılanmayan zararların tahsiline yönelik olduğu için davacı hak sahibine Kurumca iş kazası veya meslek hastalığı sigorta kolundan ölüm geliri bağlanmış olması gerekir.


Davacıya Kurum tarafından gelir bağlanmadığının saptanması halinde bu durum bir ön sorun teşkil eder. Bu halde, Kurumun gelir bağlamama nedenleri araştırılarak, gerektiğinde uygulamada davacıya aylık bağlanması için Kurum aleyhine dava açmak üzere süre verilmesi ve sonucunun beklenmesi gerekmektedir.


Sigortalının ölümü nedeniyle destek zararlarının hesaplanmasında, sigortalı desteğin gelirinin belirli bir miktarını hak sahiplerine ayırabileceği ve bir kısmını da kendisine ayıracağı kabul edilmektedir.
Yargıtay'ın destek paylarının nasıl belirleneceği konusunda açık ve köklü bir içtihadı yoktur. Uygulamada genellikle desteğin kendisine ve eşine 2'şer pay, çocuklar ile anne ve babaya'1 er pay ayrılmaktadır. Diğer bir yöntem de desteğin gelirinin % 70 i üzerinden hak sahiplerine destek paylarının ayrılması şeklinde olur.

 

Tazminat Hesabında Düşülmesi Gereken Kalemler

6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 55.Maddesine göre, “Destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararlar, bu Kanun hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez.”. Kurumca bağlanan gelirlerin ilk peşin değerinin ve geçici iş göremezlik gelirinin rücu edilebilecek kısmının hesaplanarak, bilirkişi raporunda belirlenen zarar tutarından indirilmesi gerekir.

MESLEK HASTALIĞI NEDİR?

5510 SAYILI KANUN 14. MADDE HÜKMÜ;(MÜLGA 506 SAYILI KANUN 11. MADDESİ)SİGORTALININ ÇALIŞTIĞI VEYA YAPTIĞI İŞİN NİTELİĞİNDEN DOLAYI TEKRARLANAN BİR SEBEPLE VEYA İŞİN YÜRÜTÜM ŞARTLARI YÜZÜNDEN UĞRADIĞI GEÇİCİ VEYA SÜREKLİ HASTALIK, BEDENSEL VEYA RUHSAL ÖZÜRLÜLÜK HALLERİDİR.MESLEK HASTALIĞINDA İŞ GÖREMEZLİK ORANI BELİRLEME PROSEDÜRÜ İŞ KAZASI İLE AYNI İSE DE İŞ GÖREMEZLİK ORANININ TESPİTİ FARKLI KRİTERLERE TABİDİR.MESLEK HASTALIKLARINDA KUSUR İNCELEMESİ DE ORAN BELİRLEME YÖNÜYLE FARKLI KRİTERLERE SAHİPTİR.5510 SAYILI KANUN 14. MADDE HÜKMÜ ; (MÜLGA 506 SAYILI KANUN 11. MADDESİ) SİGORTALININ ÇALIŞTIĞI VEYA YAPTIĞI İŞİN NİTELİĞİNDEN DOLAYI TEKRARLANAN BİR SEBEPLE VEYA İŞİN YÜRÜTÜM ŞARTLARI YÜZÜNDEN UĞRADIĞI GEÇİCİ VEYA SÜREKLİ HASTALIK, BEDENSEL VEYA RUHSAL ÖZÜRLÜLÜK HALLERİDİR.


MESLEK HASTALIĞINDA İŞ GÖREMEZLİK ORANI BELİRLEME PROSEDÜRÜ İŞ KAZASI İLE AYNI İSE DE İŞ GÖREMEZLİK ORANININ TESPİTİ FARKLI KRİTERLERE TABİDİR.MESLEK HASTALIKLARINDA KUSUR İNCELEMESİ DE ORAN BELİRLEME YÖNÜYLE FARKLI KRİTERLERE SAHİPTİR.

ZAMANAŞIMI:

İş kazası ve meslek hastalığı sonucu sürekli iş göremezlik nedeniyle uğranılan zararın giderilmesi amacıyla açılan maddi ve manevi tazminat davalarında ; zamanaşımı süresi 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 125 .maddesi ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanun'un 146 .maddesi gereği iş kazasının meydana geldiği tarihten itibaren 10 yıldır.Meslek hastalıklarında, meslek hastalığının rapor ile belgelendirildiği tarih zamanaşımı başlangıç tarihi olarak esas alınmaktadır.


(10 yıllık sürenin başlangıcı ile ilgili olarak uygulamada tartışma mevcuttur. Sigortalının maluliyet oranını öğrenme tarihinden itibaren 10 yıllık sürenin başlaması hususunda Yargıtay daireleri arasında uygulama farklılıkları vardır.)

İŞ KAZASINDAN KAYNAKLANAN TAZMİNAT DAVALARINDA FAİZ:

İş kazaları esasında bir haksız fiile dayanmaktadır.Bu sebeple faiz başlangıcına ilişkin olarak Türk Borçlar Kanunu 117/2 hükmü uyarınca faiz başlangıç tarihi haksız fiilin işlendiği tarihtir.Destekten yoksun kalma tazminatında ise ölüm tarihinden itibaren faiz yürütülmektedir.


Sigorta Şirketleri yönünden ise Türk Borçlar Kanunu 117/1hükmü uyarınca temerrüdün oluşabilmesi için ihtar şartı gereklidir.Sigorta şirketi herhangi bir ihtar ile temerrüde düşürülmüşse,temerrüt tarihinden; temerrüde düşürülmemişse, kendilerine yönelen dava tarihinden ya da işverene açılmış davanın kendilerine ihbarı tarihinden itibaren itibaren faiz işlemeye başlayacaktır.

 





En Son Makaleler

Müvekkillerimize yeni bakış açıları ve çığır açan iş anlayışları sunuyoruz.

İş Kazası Hakkında

Bir iş kazası ile karşı karşıya kalırsanız, iş kazası ne kadar küçük olursa olsun, davanızı tam olarak anlamak için uzman bir avukat ile konuşmalısınız.

İş Kazası Hakkında